Pandemi ve Network

Tugce Cotuk
2 min readApr 25, 2021

Bu yazı JustWork websitesi’ndeki JustBlog sekmesi için yazılmıştır. Tüm kullanım hakkı JustWork’e aittir.

Fotoğraf: Ryanniel Masucol

‘’Kaçtan kaça dışardayız? Marketler açık ama şarap mı alamıyorduk? Getir, Banabi, İstegelsin sabah 10:00'da açılıyormuş’’ tanıdık geldi mi?

Hepimizin kafası çok karışık. Aile büyüklerimize hangi aşıyı yaptıracağımıza mı karar verelim yoksa online toplantı arası yemek mi yiyelim? Elbette ki dünyanın bir ucunda bir arkadaşın yarasa çorbası yemesi yüzünden olmadı bütün bunlar. Ama şimdi enerjimizi doğru yönetmemiz gereken günlerdeyiz. Unutmayalım ki, hayat geriye doğru anlaşılır, ileriye doğru yaşanır. Şimdiyi kurtarmak için bir kaçış planı yapmamız şart.

Fotoğraf: Jenna Hamra

Sahi daha önceki hayatımızı hatırlayan var mı? Mesela el sıkıştığımız günleri ya da çok özlediğiniz bir dostunuza uzun uzun sarıldığınız günleri? Bizi bekleyen en büyük tehlike kripto paralara gelen regülasyonlar değil, teması unutmak! Temas Arapça mss kökünden gelen tamāss تماسّ “birbirine değme” sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça mass veya masīs مسّ/مسيس “parmak uçlarıyla dokunma, değme” sözcüğünün tefāˁul vezni (VI) mastarıdır. (Alıntı: https://www.etimolojiturkce.com/) Bu yeni dünyada bizi bekleyen en büyük tehlike teması unutmaktır.

Peki sosyal mesafe ile temas halen mümkün mü? Elbette mümkün! Şu an bu yazıyı okuduğunuz JustWork’ün tam da bu problemi çözecek bir önerisi var. Work-life balance kavramında en önemli olgu elbette yaşadığımız yerin, çalıştığımız yere dönüşme tehlikesi diyebiliriz. Üzerinizde ipek gömlek altınızda tavşanlı pijamalarınızla katıldığınız online toplantıların da bir sonu gelmeli arkadaşlar. Evde kalalım, güvenli kalalım derken gitgide kendimize ve çevremize hatta toplumumuza olan güveni yitirdiğimizi düşünüyorum. Evet toplumun ciddi bir kesimi bu kapanmalarda oyunu kuralına göre oynamıyor ve hunharca su istimal ediyor fakat peki ya kurala sıkı sıkıya uyanlar?

Fotoğraf: Enric Cruz López

Artık bir iş yılı 4 çeyreğe bölünmüyorken, hayatımızı, günlerimizi hatta saatlerimizi bile birden fazlaya bölmek oldukça mantıklı gelmeye başladı. İnsan bedeninin doğumundan itibaren ilk ihtiyaç duyduğu şey olan oksijene ve beraberinde getirdiği temasa hiç olmadığımız kadar muhtacız. Bütün bunları düşündüğümüzde, gözden kaçırdığımız selamlaşmak, ortak açık! alanda birer kahve içmek veya yüz yüze yapılan toplantıların verimliliği gibi sürüsüyle sayabileceğimiz şey var. Vakalar artıyor, önceliğimiz sağlığımız. Hem beden hem mental. O yüzden JustBalance!

--

--